Mobilyada hammadde sorunun çözümü: “Şili Modeli”
GÜNDEMMobilya sektöründe hammadde sıkıntısına çözüm için Şili ve Kolombiya’da olduğu gibi endüstriyel ormanların kurulması gerektiğini savunan Kılıçer, “Bakanlıkla istişare halindeyiz, detaylı bir rapor hazırlıyoruz” dedi.
AKAMİB Başkanı Kılıçer, “Pandemi sonrasında ambalaj çok önemli hale geldi. ABD’ye önemli miktarda pizza kutusu ihraç ediyoruz. Mobilya sektörünün Rusya’ya ihracatı yüzde 164,5 arttı. ABD’den en az 1 milyar dolarlık pay alabiliriz. Bunun için Eyalet bazlı çalışmalar sürdürüyoruz. Global ticaretin artmasıyla palet ihtiyacı da arttı. Başta İsrail, Ürdün gibi pazarlar Türk paletlerini kullanarak ihracat yapıyor.”
Kılıçer : ”Birçok ülkede hala göçmenlere çekyat satan üretici konumundayız. Üreticilerimizin yetenekleri bunun çok ötesinde, biz de onlara vizyon kazandırmak, farklı ürün üretmelerini teşvik etmek için dünyanın dört bir yanına heyetlerle götürüyoruz”
Türkiye mobilya, kâğıt ve orman ürünleri sektörü Aralık ayında da büyümesini sürdürerek 12’de 12 yaptı. Sektörün ihracatı 2022 yılında 2021 yılına kıyasla yüzde 20,8 artarak, 8.5 milyar dolara ulaşırken, Türkiye’nin toplam ihracatındaki payı ise yüzde 3,3 oldu. Aynı dönemde Akdeniz Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği (AKAMİB) de yüzde 5,9’luk büyüme kaydederek, ihracatını 947 milyon 451 bin dolara taşıdı.
Birlik bünyesinde yer alan mobilyalar grubu yüzde 4 artış ve 568 milyon dolar ihracatla ilk sırada yer aldı. Bu ürünü yüzde 4,9’luk düşüşle 137 milyon dolarlık ihracat sağlayan keresteler-sandık-kafes-palet, yüzde 6,9’luk artışla 132 milyon dolara ulaşan kağıt-karton ve matbu yayınlar, yüzde 36,2’lik yükselişle orman tali ürünleri ve yüzde 34,8’lik büyümeyle 48,8 milyon dolar ihracat sağlayan diğer ahşap mamulleri takip etti.
AKAMİB Başkan Yardımcısı Bülent Aymen ve AKİB Genel Sekreteri Mehmet Ali Erkan’ın katılımıyla bir basın toplantısı düzenleyen AKAMİB Yönetim Kurulu Başkanı Onur Kılıçer sektörün 2022 yılındaki performansını değerlendirdi.
Mobilyada hammadde problemi yok
Dünya mobilya ticaretinden aldığı yüzde 1’lik paya rağmen Türkiye’nin mobilya ihracatçısı bir ülke konumuna geldiğini belirten Başkan Onur Kılıçer, “Bölgemizde hammadde üreten firmaların yatırımları sayesinde MDF üretiminde Avrupa’nın en yüksek kapasitesine sahip olduk. Devam eden yatırımlar da bittiğinde hammadde ihtiyacımız büyük ölçüde çözülmüş olacak” dedi.
Sunta, MDF üretimi için gerekli orman ürünlerinin ithal edilmesine gerek olmadığını söyleyen Başkan Kılıçer, “Dört yanımız ormanlarla çevrili olmasına rağmen mobilyada ağaç sıkıntısı çekiyoruz. Yaptığımız araştırmalar gösteriyor ki sadece orman iyileştirmesinden çıkacak odunlar sektörün 2 yıllık ihtiyacını karşılayacak durumda. Yangınla mücadelede de önemli işlevi olan orman yolları geliştirilirse hem yaşlı ağaçları temizlemek için ormanın içine girmek kolaylaşır hem ormanlarımız gençleşir hem de sektörün odun ihtiyacı karşılanır. Ayrıca Şili’de, Kolombiya’da olduğu gibi endüstriyel ormanların kurulması için de Bakanlıkla ile istişare halindeyiz, detaylı bir rapor hazırlıyoruz” şeklinde konuştu.
Göçmenlere çekyat satarak sektörü geliştiremeyiz
Dünyanın birçok ülkesine Türk mobilyasının ihraç edildiğinin altını çizen Başkan Kılıçer, “Yaklaşık 6 milyon kişiye istihdam sağlayan sektörümüz iyi bir ivme yakaladı. Kendi patentlerimiz, rakiplerimizden çok daha kaliteli ürünlerimiz olmasına rağmen marka algımızı hala istediğimiz seviyelere getiremedik. Karlılığımız yüzde 15 seviyelerinde. Birçok ülkede hala göçmenlere çekyat satan üretici konumundayız. Üreticilerimizin yetenekleri bunun çok ötesinde, biz de onlara vizyon kazandırmak, farklı ürün üretmelerini teşvik etmek için dünyanın dört bir yanına heyetlerle götürüyoruz” dedi.
Resesyona rağmen ABD'de büyüyeceğiz
Türkiye ihracatına ve ülke ekonomisine önemli katkı sunduklarını söyleyen Kılıçer, “Ticaret Bakanlığı’nın uzak ülke stratejisinin devreye girmesiyle ABD, Kanada, Avusturalya gibi uzak pazarlara mobilyacılarımızı götüreceğiz. Hedef pazarımız ABD’de düzenli olarak büyüyoruz. AKAMİB’in ABD’ye ihracatı yüzde 21,6 artarak 40,3 milyon dolara, Türkiye’nin ise yüzde 14,4 artışla 338,5 milyon dolara yükseldi. Burada Türk mobilya bilinci oluşmaya başladı ve resesyon olsa bile ABD pazarında yüzde 10 artış bekliyoruz. Ayrıca pazarda sürdürülebilir büyüme için kümelenme çalışması yapıyoruz” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü “Sektörümüz ABD’den en az 1 milyar dolarlık pay alabilir. Eyalet bazlı çalışmalarla, ticari alım heyetleri ve Ur-Ge etkinliklerimizi artırarak bu hedefe ulaşabiliriz.”
Üç haneli büyüyen Rusya pazarı sektöre lokomotif olacak
Sektörün 2022’de Türkiye genelinden yaptığı ihracatta en dikkat çekici artışın yüzde 164,5 ile Rusya pazarında olduğunun altını çizen Kılıçer, “AB firmalarının domine ettiği bu pazarda ambargolar nedeniyle hızlı bir yükseliş yaşadık. Bu fırsatı iyi değerlendirirsek Irak gibi kapı komşumuz olan bu pazar sektör için lokomotif olacaktır.
ABD'ye pizza kutusu ihracatı yapıyoruz
Birlik bünyesindeki alt sektörleri de değerlendiren AKAMİB Başkanı, “Özellikle pandemi sonrasında ambalaj çok önemli hale geldi. Kanepeler bile kutuda gidiyor. Bu durum kağıt sektörümüz için önemli bir fırsat oldu. ABD’ye pizza kutusu ihraç ediyoruz. Burada en önemli eksiğimiz geri dönüşüm. Bunu halledersek hammadde ithalatını da ciddi ölçüde azaltabiliriz” dedi. Global ticaretin artmasıyla palet ihtiyacının da arttığını söyleyen Kılıçer, “Başta İsrail, Ürdün gibi pazarlar Türk paletlerini kullanarak ihracat yapıyor, bu sektördeki firmalarımız da her geçen gün büyüyor. Keçi boynuzu, meyan kökü, kekik, defne gibi aromatik bitkilerin yer aldığı orman ürünleri sektörümüz de devamlı büyüyor. Burada önemli olan işlenmemiş ürün değil, işlenmiş ürün satmak. Bunu yapabilirsek bu sektörde ciddi bir katma değer oluşturabiliriz” şeklinde konuştu.
İhracatçının en büyük problemi maliyetler
Artan maliyetlere dikkat çeken AKAMİB Başkan Yardımcısı Bülent Aymen, “Hammadde, enerji kalemlerindeki artışı konuşuyoruz fakat konuşulmayan birçok kalem işletmelerin yükünü katlamış durumda. Tırlarda, kamyonlarda sigorta maliyetleri 3 kat arttı” dedi. Asgari ücretle ilgili de konuşan Aymen, “Yapılması gereken bir artıştı ve 400 liralık prim desteği de önemli bir gelişme oldu fakat sadece çalışan değil, işveren de enflasyon altında eziliyor. Önümüzdeki süreçte bölgesel asgari ücretin de konuşulması gerekli, tabi bir de nitelikli eleman sıkıntısı var. Örneğin bizim bölgemiz demir çelik sektörünün en güçlü olduğu bölge fakat kaynak yapacak eleman bile bulmakta sıkıntı çekiyoruz” şeklinde konuştu.
Artan enerji maliyetleri nedeniyle dış ticaret açığının arttığının ve rekabetçiliğin kaybedildiğini söyleyen Bülent Aymen, “Başta Çin olmak üzere rakip ülkelere karşı yakaladığımız lojistik maliyet avantajını da maalesef kaybettik. Navlun fiyatı, konteynerin içerisindeki ürünle neredeyse başa baş” dedi.
İlginizi Çekebilir